Du er ikke logget ind
Beskrivelse
Bize dargin misin ey ana topragi Seni cigneyip gecen ayaklarin, seni yaralayip, tirnaklayip telvis eden haydut ellerin, senin kemiklerini kemiren hainlerin seyyiatini bu mert, bu bigünah nesilden sorma Ey, mavi dalgalar icinde uyuyan ana topragi Cibalinin nazli hututu, mor gölgeleri, afakin rüyamsi, tülümsü sisleri, semanin pembe, inci seherleri, bulutlarinin dilber, nazenin renk yiginlariyla bizi yetim birakip hangi yabanci arzulara dogru kayiyorsun
Ne diyordu Ben bunu anlamaya bile lüzum görmüyordum. Kendimi o sesin deruni ahengine birakmakla yetiniyordum. Zaten benim icin, nesirde olsun nazimda olsun her sey bu deruni ahenkten ibaret degil miydi Harap Mabetler yazari, bu harap mabetlerin kendi cocukluk mabedimiz oldugunu anlatadursun, ben buna o kadar önem vermiyordum. ... Bu nesir parcalariyla Türk diline yalniz tatli bir serinlik gelmiyor; Türk edebiyatinda yeni bir iklim, yeni bir hayal iklimi acilmis oluyordu.
Yakup Kadri Karaosmanoglu
Bize dargin misin ey ana topragi Seni cigneyip gecen ayaklarin, seni yaralayip, tirnaklayip telvis eden haydut ellerin, senin kemiklerini kemiren hainlerin seyyiatini bu mert, bu bigünah nesilden sorma Ey, mavi dalgalar icinde uyuyan ana topragi Cibalinin nazli hututu, mor gölgeleri, afakin rüyamsi, tülümsü sisleri, semanin pembe, inci seherleri, bulutlarinin dilber, nazenin renk yiginlariyla bizi yetim birakip hangi yabanci arzulara dogru kayiyorsun
Ne diyordu Ben bunu anlamaya bile lüzum görmüyordum. Kendimi o sesin deruni ahengine birakmakla yetiniyordum. Zaten benim icin, nesirde olsun nazimda olsun her sey bu deruni ahenkten ibaret degil miydi Harap Mabetler yazari, bu harap mabetlerin kendi cocukluk mabedimiz oldugunu anlatadursun, ben buna o kadar önem vermiyordum. ... Bu nesir parcalariyla Türk diline yalniz tatli bir serinlik gelmiyor; Türk edebiyatinda yeni bir iklim, yeni bir hayal iklimi acilmis oluyordu.
Yakup Kadri Karaosmanoglu
Bize dargin misin ey ana topragi Seni cigneyip gecen ayaklarin, seni yaralayip, tirnaklayip telvis eden haydut ellerin, senin kemiklerini kemiren hainlerin seyyiatini bu mert, bu bigünah nesilden sorma Ey, mavi dalgalar icinde uyuyan ana topragi Cibalinin nazli hututu, mor gölgeleri, afakin rüyamsi, tülümsü sisleri, semanin pembe, inci seherleri, bulutlarinin dilber, nazenin renk yiginlariyla bizi yetim birakip hangi yabanci arzulara dogru kayiyorsun
Ne diyordu Ben bunu anlamaya bile lüzum görmüyordum. Kendimi o sesin deruni ahengine birakmakla yetiniyordum. Zaten benim icin, nesirde olsun nazimda olsun her sey bu deruni ahenkten ibaret degil miydi Harap Mabetler yazari, bu harap mabetlerin kendi cocukluk mabedimiz oldugunu anlatadursun, ben buna o kadar önem vermiyordum. ... Bu nesir parcalariyla Türk diline yalniz tatli bir serinlik gelmiyor; Türk edebiyatinda yeni bir iklim, yeni bir hayal iklimi acilmis oluyordu.
Yakup Kadri Karaosmanoglu
Kaleme aldigi her metinle yeniden tartisilan Halide Edibin bütün eserleri, gözden gecirilmis baskilariyla Can Yayinlarinda.