Du er ikke logget ind
Beskrivelse
20. yüzyilin baslarinda, nitelikli emege dayali bilimsel ve teknolojik gelismeler,ülkelerin üretim yapilarini etkiledigi gibi, ülkeler arasi mal ve hizmet ticaretini de etkilemistir. Bu degisime paralel olarak, emek faktörünün honojen oldugunu varsayan klasik dis ticaret teorileri, ülkeler arasi ticareti açiklamada yetersiz kalmistir. Zaman içinde sermaye ve düz emekten ayrilan ve en genel anlamda "bireylerin sahip oldugu bilgi ve tecrübelerin bütünü" olarak kabul edilen beseri sermayenin dis ticaret akimlari üzerine etkisi, nitelikli is gücü teorisi ile açiklanmistir. Bu teoriye göre, emek faktörünün homojen olmadigi; nitelikli emek (beseri sermaye) ve niteliksiz emek olmak üzere ikiye ayrildigi kabul edilmistir. Beseri sermaye bakimindan zengin olan ülkeler, yüksek teknolojili ürünlerin üretiminde uzmanlasirken; niteliksiz emege bol olarak sahip olan ülkeler, düsük teknolojili ürünlerin üretiminde uzmanlasmaktadirlar. Beseri sermayeye dayali ürünler, içerdikleri bilgi ve teknoloji sayesinde dünya pazarlarinda daha yüksek rekabet sansina sahip olmaktadirlar. Rekabet gücü yüksek ürünlerin satisi, dis ticaret hadlerini bu ürünleri üreten ülkeler lehine degistirmektedir.