Du er ikke logget ind
Beskrivelse
"Yeni Dünya Düzeni" söylemleri içinde dünya ülkeleri küresellesmenin olasi etkileri ile basedebilmek adina önlemler almaktadir. Bu çerçevede, Türkiye, elli yili askin süredir devlet politikasi haline gelen Avrupa Birligi'ne üyelik için çalismalarina hiz vermistir. Özellikle adaylik statüsünün edinildigi 1999 Helsinki Zirvesi sonrasinda bu yönde olumlu adimlar atilmistir. Bu süreçte, devlet faaliyetlerinin yanisira Sivil Toplum Kuruluslarinin (STK) faaliyetleri de ön plana çikmistir. Bu çalisma ile küresellesme faktörünün çok farkli alanlarda gelistigi ve küresellesen bu alanlarin teknoloji ile hiz ve hacim kazandigindan hareketle, bu sürecin ulus-devlet, milliyetçilik, demokrasi ve sivil toplum yapisinda meydana getirdigi degisiklikler üzerinden tartismalar yapilmis ve farkli yorumlara yer verilmistir. Türkiye'nin AB'ye adaylik sürecinde STK'larin rolü, süreçte öne çikan STK'larin söylemleri ve faaliyetleri üzerinden okunmaya çalisilmistir.